Ağlamak
Öyleyse kazandıklarının cezası olarak az gülsünler, çok ağlasınlar. (9/82)
Akşam üstü babalarına ağlar vaziyette geldiler. (12/16)
Çeneleri üstüne kapanıp ağlıyorlar ve (Kur’an) onların huşu (saygı dolu korku)larını arttırıyor. (17/109)
İşte bunlar; kendilerine Allah’ın nimet verdiği peygamberlerdendir; Adem’in soyundan, Nuh ile birlikte taşıdıklarımız (insan nesillerin)den, İbrahim ve İsrail (Yakup)in soyundan, doğru yola eriştirdiklerimizden ve seçtiklerimizdendirler. Onlara Rahman (olan Allah’)ın ayetleri okunduğunda, ağlayarak secdeye kapanırlar. (19/58)
Onlar için ne gök, ne yer ağlamadı ve onlar (ın azabı) ertelenmedi. (44/29)
Doğrusu, güldüren ve ağlatan O’dur. (53/43)
(Alayla) Gülüyorsunuz ve ağlamıyorsunuz. (53/60)